ADAY ADAYLARI

 ADAY ADAYLARI

 

Topçu-popçu, artist- şarkıcı, türkücü, programcı- spikerler   vb. doldurunca listeleri, Çetin ALTAN’ın bir anısı düştü usuma. Cumhuriyetten bugüne,  unutulmayan ve unutulmayacak tüm devlet adamlarını köşelerinde saygı ile selamlayarak aktarıyorum bu hikayeyi.

Geçmişlerde bir valimiz batı ülkelerinden birisine seyahat eder. Muhatap olduğu mevkidaşı ile  tercümanı aracılığıyla sohbete koyulduğunda, kendisine yöneltilen ; ne iş yapıyorsunuz, mesleğiniz ? sorusuna ; “vali “, diyerek yanıt verir. Soru yinelenince bizimkisi biraz da hiddetlenerek  ; “vali  işte” deyince, rahmetli Altan ; s..tir len, diye kesip atar muhabbeti. Bizimkisi  “vali” yanıtı ile bu gün var, yarın yok olan andaki pozisyonnuu  ,  valiliği  mesleği olarak değerlendirmiştir.

 İktidarı, muhalefetiyle açıklanan aday adayları listelerine göz attığımızda , İlerde benzer sorularla karşılaştıklarında umarım ki seçtiklerimiz ;  milletvekili, bakan, gibi yanıtlar vermezler. Bilemiyorum. Şu önemli eşiği elbirliği ile aşalım , sonrasına bakarız cılar gibi mi düşünmek mi gerekiyor.  Doğrusu, gözlerim alanlarında  ulusal ve uluslararası  ölçekte uzman , çağdaş, demokrat, özgürlük ve eşitlikten yana aydınlarımızı aradı.  Kim bilir, belki de gözümden kaçtı.  Çünkü biliyorum ki; seksen beş milyonluk ülkemde  ulusumu gerçek anlamda temsil edecek ; siyaset bilimci, diplomat, deprembilimci, arkeolog, antropolog, sanatçı, yazar çizer,  çevrebilimci, ekonomist , mühendis, araştırmacı nice değerlerimiz var . Bir çoğu, dışarlara taşındılar ve oralarda alanlarındaki çalışmaları ve ürettikleri ile Nobel ödüllerine uzanıyorlar.

Dünya ; Maradona,  Messi ve Pele’yi tüm ayrıntıları ile tanır ama, Arjantin ve Brezilyanın devlet başkanlarının isimlerini bilenlerin adedi bir elin parmaklarını geçmez. Muhammet Ali , Michael Jordan, Michael Jackson, Elizabeth Taylor, Sofia Loren  ve sayamayacağımız kadar bi dolu ünlü isimler yerlerinde durarak, hem kendilerini ve hem de toplumlarını büyüttüler. Kimse onları çağırmadı ve onlardan kimse de heves etmediler. Batı toplumlarının parlamentolarına göz attığımızda da bizimkisine benzer bir  görüntü ile karşılaşmıyoruz. Bırakın batıyı, doğuda bile aynı görüntüyü bulamazsınız. Galiba bizimkisi biraz kendine özgü. Eskileri deyimi ile ; nev’i şahsına münhasır. Haydi hayırlısı.ÖK.

Kırca Hukuk Bürosu
Tüm Hakları Saklıdır ©